Skip to main content

ONUR HASTÜRK

By April 21, 2020Mini Interview Series

Onur Hastürk, Kırmızı Kaftanlı Odalık, 2019, Acrylic, watercolor and 23 K. Gold on Paper (with Muraqqa, Miniature), 64 x 45cm, close up

How do you feel during this time of lockdown; how do you think this period will affect your art-making process or does it already have an impact on your productions?
I believe that this process will make us value the beauties, freedoms and feelings that we had but were not aware of before. Perhaps from now on, we will think deeper and live in a more sensitive way. This in turn will naturally be reflected in our work as artists.

Do you keep producing works during this time? If yes, how do you produce under the changing conditions, do the materials you use differ?
As Covid-19 broke out in Turkey, our motivation was inevitably shaken and our focus changed. However, after taking the necessary measures I managed to go back to my previous routine and started producing again. The situation itself hasn’t changed the way I’m producing nor the idea behind my concepts. The selection that will be showcased in my exhibition will include various types of works produced with different mediums and techniques and I’m thrilled to be presenting them to the public.

What are you dreaming of doing following COVID-19?
I live my life in the present and focus on the feeling of the “current” moment. This makes my time more valuable and meaningful than I ever imagined. I believe that this period we are going through will pass and that happy days are ahead of us. It is important that each of us must stay connected to life as much as possible, be full of hope and keep on being productive.

Are there any differences between your plans before and after COVID-19?
We had to postpone my solo exhibition at Anna Laudel Gallery in Düsseldorf because of COVID-19. We have been working on it for a long time. I believe that this delay will have a brewing effect on the works after months of intense work. Perhaps, in the meantime, some new pieces that I am currently working on within the concept, will be completed and will meet with the audience at the exhibition.

What changes occurred in your daily routine?
Since I have been preparing for a solo exhibition for a long time, I try not to change my daily work routines as much as possible. This not only helps me to focus, but also makes it easier for me to lead a balanced life and keep my self-control.

Karantina döneminde nasıl hissediyorsunuz; bu süreç üretiminize nasıl yansıdı ya da yansıyacak?
Bu sürecin, hayatımızda sahip olup da farkında olmadığımız güzelliklerin, özgürlüklerin ve hislerin fark edilmesini sağlayacağına inanıyorum. Belki bundan sonra daha derin düşünecek, daha hassas hislerle yaşayacağız. Bununun çalışmalarımıza da yansıyacağını düşünüyorum.

Bu süreçte üretmeye devam ediyor musunuz? Evet ise değişen şartlar altında üretim şekliniz, kullandığınız malzemeler farklılık gösteriyor mu?
Covid-19 salgınının ülkemizde de görülmeye başlamasıyla ister istemez motivasyonumuz çok ciddi anlamda sarsıldı ve odak noktamız değişti. Konuyla ilgili bilgilenme ve gerekli tedbirleri alma sürecinin ardından yeniden çalışmaya başlamış bulunmaktayım. Değişen şartlar şu anda üzerinde çalıştığım konseptte bir değişikliğe neden olmadı. Fakat yeni sergi konsepti çerçevesinde yaptığım farklı malzeme tercihlerinin en az benim kadar sanat severleri de heyecanlandıracağını düşünüyorum.

Bu süreç bitimindeki hayalleriniz neler?
Yaşamı, mümkün olduğunca bir şeylerden “önce” ve “sonra” diye ayıran birisi değilim. An’ı hissederek yaşamaya çalışıyorum. Benim için bu, içinde bulunduğum zamanı hayal edilenden daha değerli ve anlamlı kılıyor. İçinde bulunduğumuz sürecin de geçeceğini, güneşli günlere doğru yol alırken, her birimizin hayata olabildiğince bağlı kalması, umut dolu olması, yenilenerek ve üreterek ilerlemesi gerektiğini düşünüyorum.

COVID-19 öncesindeki planlarınız ile sonrası arasında farklılık var mı?
Anna Laudel’in Düsseldorf’taki galerisi ile uzun zamandır üzerinde çalıştığımız kişisel sergi projemizi, Covid-19 sürecine denk gelmesi nedeniyle bir süreliğine ertelemek zorunda kaldık. Ben bu erteleme sürecinin aylardır süren yoğun çalışma temposunun ardından eserler üzerinde bir demlenme etkisi yaratacağına inanıyorum. Belki de bu arada konsept dahilinde bir süredir üzerinde çalıştığım bazı eserler de tamamlanarak sergi açıldığında izleyiciyle buluşabilir.

Günlük rutinlerinizde ne gibi değişiklikler oldu?
Uzun zamandır kişisel sergi hazırlığı içinde olduğumdan günlük çalışma rutinlerimi mümkün olduğunca değiştirmemeye gayret gösteriyorum. Bu odaklanmama yardımcı olduğu gibi otokontrol ve dengeli bir yaşam için de bana kolaylık sağlıyor.

Onur Hastürk, Lir Çalan Melek / Angel Playing the Lyre, 2019, Miniature, 23K gold on transparent caramel paper, 48 x 69 cm

As an artist, how would you describe the current situation of the world? Has the current isolation given you the opportunity to do or create something that you haven’t had a chance before?
For a long period, I have been spending my entire time with artistic production. Since I devoted most of my time to reading, thinking, sketching and producing, my life was actually in an intense isolation before the lockdown. In this sense, I cannot say that there has been a lot of change.

Unfortunately, your works cannot be seen as physically in this period of time. Can you tell us about your new works conceptually?
I continue using traditional techniques applied in the field of Traditional Turkish Islamic Arts, which I have completed with undergraduate and then graduate studies. However, I combine these with contemporary art to express myself and reinterpret them with different materials which the artwork calls for. So to say “I am blowing my own breath”. My art practice focuses on concepts such as existence, belonging, tradition and identity. I try to find and depict myself by facing social/individual boundaries and my own taboos. In my works, I give references to the topics I deal with using the infrastructure of illumination, miniature art and conceptual art infrastructure.

Sosyal izolasyon süreci, size yapmak istediğiniz ama zamansızlıktan dolayı yapamadığınız bir iş, üretim için zaman sağladı mı?
Uzun süredir hayatımı tam zamanlı olarak sanatsal üretim süreciyle geçirmekteyim. Zamanımın çoğunu okumalara, düşünce sürecine, denemeler ve üretime ayırdığımdan, aslında yaşamım karantina günleri öncesinde de yoğun bir izolasyonda geçmekteydi. Bu anlamda değişen pek bir şey olduğunu söyleyemem.

Bu süreçte eserleriniz maalesef somut olarak görülemeyecek, bu nedenle çalışmalarınızdan kavramsal ve biçimsel olarak bahsedebilir misiniz?
Çalışmalarımı, lisans ve ardından yüksek lisans eğitimleriyle tamamladığım Geleneksel Türk İslam Sanatları alanında uygulanan geleneksel teknikler üzerine sürdürüyorum. Ancak ben bunu kendimi ifade etme biçimimde ihtiyaç duyduğum güncel/çağdaş sanat ilişkisiyle harmanlıyor ve yapıtın ihtiyaç duyduğu malzemeyle yeniden yorumluyorum. Deyim yerindeyse “kendi nefesimi üflüyorum”. Sanat pratiğim; varoluş, aidiyet, gelenek ve kimlik gibi kavramlar üzerinde yoğunlaşmaktadır. Toplumsal/bireysel sınırlarla ve tabularımla yüzleşerek kendimi tanımaya ve tasvir etmeye çalışıyorum. Eserlerimde, ele aldığım konulara tezhip, minyatür sanatı ve kavramsal sanat altyapısında referanslar veriyorum.

Onur Hastürk, Ademin Cennetten Kovuluşu, 2019, 23K gold on black paper, 56 x 77 cm

Onur Hastürk, Taç Takan Melek / Crowned Angel, 2019, Miniature, 23K gold on transparent caramel paper, 48 x 69 cm